İlk defa sokağa çıkma yasağını savundum

SALGININ ilk dalgasının pik yaptığı dönemlerde de “sokağa çıkma kısıtlaması”ndan yana olmayanlar arasındaydım…

Sağlık elbette önemliydi ama;

Bir de ekonomi vardı…

Türkiye’de tüm sektörler 2018’den beri ekonomik sıkıntı içindeydi…

İşsizlik artıyordu…

Üretim duruyordu…

Devlet de vatandaşına gerekli desteği ağlayamadığından umutsuzluk artıyordu…

Bu yüzden, “Üretim azalmamalı” görüşünü savundum hep…

***

Ve fakat, savunduğum bu görüşe hep bir “ama” koydum; “Sağlık sistemi zorlanmaya başlarsa yasaklar ivedilikle gelmelidir.”

Salgının ilk dalgasından sağlık sistemimizin güçlü çıktığı açık…

Hastane kapılarında kimse beklemedi…

Yoğun bakım doluluk oranları yarıya dahi gelmedi…

İnsanlarımız tedavi sıkıntısı çekmedi…

Filyasyon güçlü bir şekilde uygulandı…

Fakat ikinci dalga…

Yani kasım ayı…

İlk dalgada ayakta kalan sağlık sistemi, ikinci dalgada sallanmaya başladı.

***

Örneğin Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, son basın toplantısında birçok ilde yoğun bakım doluluk oranlarının yüzde 70’lere ulaştığını belirtti. Sağlık sisteminin bu yükü taşımakta güçlük çekeceğini ifade etti.

Sonra…

Hastane onları, test sırası bekleyip de test yaptıramadan evlerine dönen korona şüphelileriyle dolduğu haber bültenlerinde ekrana geldi…

Yetmedi…

Temaslılar için filyasyon uygulaması etkin bir şekilde uygulanmamaya başladı…

Elbette “Sağlık sistemi çöktü” diyemeyiz ama…

Görüntü, sistemde çatlakların olduğu ve salgına yanıt veremediğini ortaya koydu.

***

İşte bu yüzden…

Evet, salgının ilk pikinde “Sokağa çıkma kısıtlaması gelmesin” diyen ben… Bu defa merakla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı bekleyip “Umarım kısıtlama açıklaması yapar” dedim.

Ve yaptı…

İnsanlar artık hafta sonları sokağa çıkamayacak…

Hafta içleri ise 21.00’den sonra yasak…

***

Yapmamız gereken bir şey var;

Hiç olmadığı kadar tedbirli olmak…

Ne kadar tedbirli olursa;

Özgürlük de o kadar yakın olur.

………………………

3 dakika korona

20 dakika CHP

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP’yi eleştireceği o kadar çok platform ve zaman var ki…

Örneğin grup toplantıları…

Örneğin Külliye’de çeşitli kuruluşlarla yapılan toplantılar…

Örneğin açılışlar…

Hepsinde de eleştiriyor zaten…

***

Ve fakat Erdoğan, Covid-19 pandemisi gibi tarihi bir savaş verdiğimiz böyle bir dönemde, tüm ulusun televizyon ekranlarına kilitlenip pandemi ile ilgili kısıtlamaları duyacağı Millete Seslenişte de CHP’yi eleştiriyor.

Hem de pandemiden bir konuşursa CHP’den on konuşuyor.

3 dakika tedbirlerden bahsederken 20 dakika CHP’den bahsediyor.

Ve CHP konusu, pandeminin önüne geçiyor.

Şundan eminim:

AK Partililerin bir bölümü dahi bunu doğru bulmuyor.

………………….

Haklılar

CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, tank-palet fabrikasında Katar’ın ortaklığına ilişkin anlaşmayı gündeme getirirken diyor ki:

“Öyle bir noktadayız ki; Cumhuriyet tarihinde ilk kez devletin ordusu Katar’a satılmış. 20 milyon dolara satıldığı söyleniyor, 50 milyon dolara satılmış…”

Başarır’ın burada kastettiği bana göre ordu değil, ordu envanteri…

Fakat durum bu iken Başarır, sözlerini düzeltmiyor… “Özür dilerim, ben şöyle demek istedim” demiyor…

AK Parti de CHP ve Başarır’ı yerden yere vuruyor…

Haklılar…

Bir sözü dahi düzeltmekten aciz olan bir CHP varken, sonuna kadar haklılar…

………………….

Sizden olanlar

sizden uzaklaşırsa…

YIL 1989… Sefa Sirmen İzmit Belediye Başkanı seçilir fakat bazı muhtarlar bu sonuçtan memnun değildir…

Çünkü kimileri Refah Partilidir… Kimileri ANAP’lı, kimileri Doğru Yolcudur…

Sirmen’in kimi uygulamalarına tepki gösterirler…

Mahallelerinde Sirmen’in arkasından atıp tutarlar…

Ve yıl 1990 olur…

Sirmen’e “düşman” olan muhtarların bir bölümü CHP’ye üye olur. Bir bölümü ise partilerinden kopmaz ama Sirmen’i de eleştirmez… Nötr kalırlar…

Sirmen, muhtarlarla öyle güçlü diyalog kurar ki…

Hepsini böylelikle yanına çeker…

***

Nasıl mı?

Kendisini yerden yere vuran bir muhtar var örneğin…

Kapısını çalıp çayını içer…

Kendisini kabullenmeyen bir başka muhtar…

“Nedir mahallenin sorunu?” diye sorar ve kepçeleri gönderir…

Sonra mı?

Muhtarlar Sirmen için çalışır…

***

Yıl 2009… İzmit Belediye Başkanlığını AK Partili Nevzat Doğan kazanmıştır fakat mecliste AK Parti azınlıktadır.

Her meclis toplantısını takip ediyorum…

Bir gazeteci ağabeyim dedi:

“Fark ettin mi? Nevzat Doğan, CHP’li meclis üyelerine sanki AK Partililerden daha yakın…”

Hak verdim…

Toplantı öncesi birlikte çay içmeler…

Toplantı sonrası kahve…

AK Partililere seslenip, “Bakın, biz birlikteyiz, hep beraber kendi yöneteceğiz” demeler…

Ve yıl 2010…

Mecliste tüm kararlar ortak alınmaya başlandı…

Yıl 2011…

AK Parti mecliste çoğunluğu sağladı…

***

Şuna inanırım:

Bir belediye başkanı başarılı olmak için, karşısındaki cepheyi bloklaştırmak yerine o cepheyi yanına çekmesini bilmeli…

Zaman zaman taviz vererek olur bu…

Zaman zaman bir çay içerek…

Zaman zaman karşısındakine değer verdiğini göstererek…

Çünkü biliyorum;

İnsanlık siyasetten üstündür…

Kimi siyasiler rakiplerini insanlıklarıyla mahcup eder…

***

Bir örnek vereyim:

İzmit’in efsane belediye başkanı Erol Köse’ye “Bu kente hizmet etmiş ya da eden belediye başkanları arasından en sevdiğin beş kişiyi say” deseniz;

O beşlinin içinde İbrahim Karaosmanoğlu ve Tahir Büyükakın olur.

Köse hangi partili?

CHP’li…

***

Kısaca…

Başarı için “senden olmayan”, senden olandan evladır.

Senden olmayanı sana katabilmek, başarının en önemli anahtarıdır.

***

Bu ifadeler daha önce bir yazımda geçmişti…

Dün Özgür Kocaeli’de Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Hikmet Erenkaya’nın İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’e İzmit’in logosunun değişmesi üzerine sergilediği serzenişi okuyunca, sizlere yeniden sunmak istedim.

Ve bu defa başka türlü soruyorum:

Ya sizden olanlar da sizden uzaklaşırsa…

Herhalde en kötüsü budur.

…………………..

Geçmiş olsun

KORONAVİRÜS bizim de kapımızdan girdi…

Gazetemizin sevilen muhabiri Arif Bulut’un testi pozitif çıktı ve bir süredir evinde, karantinada...

Yanı başımızdaki Özgür Kocaeli’de ise durum vahim…

Gazetenin en kıdemli ismi Metin Karan, sevilen muhabiri Murat Yoldaş, editörler Erdin Ağdede ve Serdal Erdal’la birlikte spor servisi editörü Uğur Uludağ ve muhabir Muharrem Şenol’un koronavirüs testleri pozitif çıktı.

Metin Karan’la Ali Ağabey (Gündoğdu) konuştu ve Metin Ağabeyin durumunun iyi olduğunu ifade etti.

Özgür Kocaeli’deki diğer arkadaşlarla ise ben konuştum…

Hepsi iyi…

Meslektaşlarıma geçmiş olsun diyorum.

…………………….

Evet, bilime, bilim

insanlarına güvenin

BİR tıp insanı, Kocaeli Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Cüneyd Özkürkçügil, aşı ve bilimle ilgili harikulade bir paylaşım yaptı…

Sizlere sunmak istiyorum:

“Sosyal medya aracılığı ile Covid-19 aşılarına karşı ‘ne olduğu belli olmayan’ beyaz önlük giymiş yabancı dilde konuşan ve Türkçe alt yazılı videolar dolanmakta olup saygıdeğer yurttaşlarımızın kafası karıştırılmaktadır.

Covid öncesi de aşı karşıtlığı içinde olan kimisi iyi niyetli kimisi kötü niyetli kişileride görmüştük.

Bu tür saçma sapan, bilimsel değeri olmayan videolara, görüşlere itibar etmeyiniz, bu tür videoları yaymayınız.

Unutmayın ki bugün hayatta kalan, sağlık sorunlarını çözen bir sürü hastamız bilimin ışığı sayesinde yaşamaktadır.

Bilimin sağlam ve sert kuralları vardır, bu kurallar sağlanmadıkça hiç bir tedavi güncel olamaz. Bu aşılar da bilimin sert kurallarından geçmeyi başardığında bize yapılacaktır.

Hiç kuşkusuz, hiç bir şey için garanti yoktur. Garanti olmak doğanın felsesine aykırıdır. Her şeyde oluşabilecek istenmeyen durumlar olabilir. Hayatın her alanı böyledir. Yaşam böyle kurgulanmıştır. Bunun ötesinde olabilecekler bazılarımıza göre felsefik olarak doğanın kurallarına teslim olmak gibi değerlendirilebilir.

Siz siz olun bilime, bilim insanlarına güvenin…

Unutmayın ki, en zor satın alınacak grup tarih boyunca bilim adına ağır bedeller ödemiş bilim insanlarıdır.”

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Mevlüt Soysal - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Demokrat Kocaeli Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Demokrat Kocaeli hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Demokrat Kocaeli editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Demokrat Kocaeli değil haberi geçen ajanstır.



Anket Yerel seçimlerde Derince'de kime oy vereceksiniz?
Tüm anketler