Türkiye’nin ekonomik durumu ortada.
İnsanlar çaresizlik içinde kıvranıyor.
Her şey ateş pahası. Çarşı Pazar yanıyor. Özellikle gıda ürünlerinin yanına yaklaşılmıyor.
İşte böyle bir ortamda mübarek Ramazan ayına giriyoruz.
Ramazan Türkiye’de bugün tutulacak ilk oruçla birlikte başlayacak.
Bu yıl Ramazan’da oruç tutanlar yaklaşık 14 saat boyunca yemekten uzak kalacak.
Uzmanlar havaların serin olmasına karşın çok uzun saatler boyunca aç kalmanın yaratacağı bazı sağlık sorunlarına dikkat çekerek Ramazan’da oruç tutacak kişilere hem dengeli beslenmeyi hem de bağışıklık sistemini korumaya yardımcı olan besinleri tüketmelerini öneriyor.
Ramazan’da herkes için 7’den 70’e sağlıklı beslenmenin yolu sofralarda süt ve ürünlerini özellikle her öğünde peyniri bolca tüketmekten geçiyor.
İyi de…
Süt ürünleri çok pahalı.
Etin zaten yanına yaklaşılmıyor.
Semt pazarında sebze bile alınamıyor.
…
Bu ülke nereden nereye geldi?
Bu kentte başta Kocaeli Büyükşehir Belediyesi olmak üzere tüm ilçe belediyeleri iftar çadırları kurardı.
Ayrıca dernekler, vakıflar, kişi ve kuruluşlar toplu iftar yemekleri verirdi.
Ramazan ayı, gerçek manasıyla bolluk ve bereket ayıydı.
O günleri hatırladıkça, insan ister istemez neden ve nasıl bu duruma geldik diye soruyor.
Tüm dünyada enflasyon artmış, gıda fiyatları yükselmiş olabilir.
Ama Türkiye bir tarım ülkesi.
Küresel gıda spekülasyonlarından en az etkilenmesi, hatta bu durumu fırsata çevirmesi gereken bir ülke.
Gelin görün ki; halkımız aylardır sıvı yağ peşinde koşuyor.
Marketlerin rafları dolu.
Ürün çeşidinde hiçbir sorun yok.
Ancak halkın cebinde bu ürünleri alacak para yok!
…
Türkiye’nin geldiği bu durumdan kim sorumluysa, çözüm makamı da odur.
Kısa vadede içinde bulunduğumuz bu girdaptan kurtulma şansımız da görünmüyor.
Ne yapmamız lazım?
Tek kelimeyle:
Yardımlaşmak…
İhtiyaç sahiplerine ulaşıp, elimizden geldiğinde yemeğimizi onlarla paylaşmak durumundayız.
Bu Ramazan ayında da birileri gıda kolileri dağıtacak.
Ve bu koliler kendi yandaşlarına, belki de hiç ihtiyacı olmayanlara da gidecek.
Tarikat ve cemaatler de zaten öteden beri kendilerinden olmayanlara zırnık koklatmıyor.
Geri kim kalıyor?
Siyasetle, tarikat-cemaatle ilgisi olmayan garibanlar.
İşte bizim hedef kitlemiz de onlar olmalıdır.
Ben şahsen, her Ramazan ayında üzerime düşeni fazlasıyla yerine getirmeye çalışıyorum. Vicdanen de huzurluyum.
Kimseye akıl veremem.
Ama yardımlaşın.
Sağ elin verdiğini sol el görmesin.
Yüce Yaradan nasıl olsa görüyor.
Yorum yazarak Demokrat Kocaeli Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Demokrat Kocaeli hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Demokrat Kocaeli editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Demokrat Kocaeli değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Demokrat Kocaeli Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Demokrat Kocaeli hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Demokrat Kocaeli editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Demokrat Kocaeli değil haberi geçen ajanstır.